Meteorologdan Şok Açıklama: 65 Yılın En Kötü Hava Koşulları Geliyor!
Türkiye'nin tanınmış iklim bilimcisi Prof. Dr. Levent Kurnaz'dan önemli bir uyarı: “65 yılın en kuru dönemini yaşıyoruz.” Kurnaz, tarımda %70'lik bir su kaybı olduğunu belirterek, hatalı sulama tekniklerinin büyük sorunlara neden olabileceğine dikkat çekti.
Ekotürk'te yayınlanan "Küresel Bakış" programında Eda Özdemir'in konuğu, Boğaziçi Üniversitesi'nde öğretim gören iklim bilimci Prof. Dr. Levent Kurnaz, Türkiye'de yaşanan su sorunu ve kuraklık riski hakkında değerlendirmelerde bulundu. Kurnaz, Türkiye'nin su darlığının esas nedeninin suyun azlığından ziyade yanlış yönetim olduğunu vurguladı.
"65 YILDIR GÖRÜLMEMİŞ KURAKLIK DÖNEMİ"
Prof. Dr. Levent Kurnaz, Türkiye'nin 2025 yazında, geçmişteki en kurak dönemlerinden birini yaşadığını belirtti. Özellikle Haziran ve Temmuz aylarında yağış verilerini göz önüne serdi. Kurnaz, "65 yıl boyunca en düşük yağış seviyeleri" tanımlamasının, bu dönem boyunca düzenli meteorolojik ölçümlerin yapılmasına dayandığını, gerçek durumun daha da ağır olabileceğini ifade etti. İstanbul'un yaz boyunca tek bir damla bile yağmur almadığını kaydeden Kurnaz, şartların "çok kötü" olduğunu dile getirdi.
"TARIMDA %70 SU KAYBI YAŞANIYOR"
Kurnaz, Türkiye'nin su varlıklarının Sudan veya Körfez ülkeleriyle karşılaştırılmaması gerektiğini vurgulayarak, asıl sorunun su yönetimini ele aldı. Türkiye’nin yıllık yaklaşık 120 milyar metreküp kullanılabilir suya sahip olduğunu, bunun yalnızca 30 milyar metreküpünün verimli bir biçimde kullanılabildiğini söyledi.
Bu sorunun en büyük kaynağının tarımsal sulama yöntemleri olduğunu belirtti. Kullanılan suyun %77'sinin tarımda harcandığını ifade eden Kurnaz, bu suyun %70'inin açık kanallar ve salma sulama gibi verimsiz yöntemlerle uygulandığını ve bu süreçte suyun yaklaşık %50'sinin kaybedildiğini ekledi. Kurnaz, "Bütün sulama sistemlerimizi kapalı sistemlere dönüştürmemiz ve şehirlerdeki su kayıplarını ortadan kaldırmamız şart" diyerek acil çözüm önerisinde bulundu.
"SU SAVAŞLARI TÜRKİYE İÇİN GERÇEKÇİ DEĞİL"
Kurnaz, son günlerde gündemde olan "su savaşları" kavramını da değerlendirdi. Türkiye'nin su kaynaklarını paylaştığı Suriye ve Irak gibi ülkelerle kıyaslandığında daha güçlü bir askeri güce sahip olduğunu belirten Kurnaz, bu sebeple su için savaş çıkmasının pek mümkün olmadığını ifade etti. Bu ülkelerle daha ziyade diplomatik çözümlerin değerlendirileceğinden bahsetti.
"2035 YILI KURAKLIK RİSKİ HER BÖLGEDE FARKLI"
Kuraklık tehlikesinin 2035 yılında yaşanacağına dair genel uyarıları da ele alan Kurnaz, bu zaman diliminin her bölge için geçerli olmadığını vurguladı. Karaman gibi bazı bölgelerde yeraltı sularının tükenmeye başladığını, bu nedenle o bölgelere yönelik krizin 2025'te başladığını ifade etti. "Güney bölgelerimizi düşündüğümüzde bu dönemi çoktan geride bıraktık" diyen Kurnaz, kuzeye doğru bu sürecin uzayabileceğini belirtti.
Kurnaz, suyun ve gıdanın insanlık için temel ihtiyaçlar olduğunun altını çizerken, tarım ekonomisinin zayıfladığını ve çiftçilerin tarlalarını satmaya kadar geldiğini ifade etti. Tarımda su kullanımının ve gıda değerinin doğru bir şekilde hesaplanması gerektiğini, bu unsurların döngüsel ekonominin bir parçası haline getirilmesi gerektiğini belirtti. Aksi takdirde, gıda güvenliğinin büyük bir tehlike ile karşı karşıya kalabileceğini vurguladı.
